“`html

Uluslararası Ekonomi Zirvesi’nde E-Ticaretin Role

ULUSLARARASI Ekonomi Zirvesi’nin “E-ticaretin Türkiye Ekonomisi İçin Yarattığı Sınır Ötesi Fırsatlar” başlıklı beşinci panelinde konuşan Trendyol Grubu CEO’su Erdem İnan, Türkiye’nin e-ticaret alanındaki sınır ötesi fırsatlar açısından ‘kültürel ve jeopolitik’ avantajlarla donatıldığını vurguladı. Bu avantajların, güçlü bir üretim kapasitesiyle desteklendiğinin altını çizdi.

Capital, Ekonomist ve Start Up dergilerinin düzenlediği Uluslararası Ekonomi Zirvesi (UEZ 2025), bu yıl 14. kez Türkiye’de, saygın siyasetçiler, iş dünyası temsilcileri ve akademisyenlerle bir araya geldi.

Zirvenin beşinci paneli, “E-ticaretin Türkiye Ekonomisi İçin Yarattığı Sınır Ötesi Fırsatlar” başlığıyla düzenlendi. Trendyol’un sponsorluğunda gerçekleşen panelin moderatörlüğünü Meta Kuzey Avrupa Bölge Direktörü İlke Toptaş üstlendi. Toptaş, son günlerde birçok Türk şirketinin global pazarlarda önemli ilerlemeler kaydettiğini belirtti.

Toptaş, bu gelişmelerin sadece Türkiye’nin ekonomik gücü açısından değil, aynı zamanda ülkenin marka değeri açısından da önemli bir ivme kazandırdığını ifade etti ve şöyle ekledi:

“Meta perspektifinden baktığımızda, Kuzey Avrupa’ya dahil ettiğimiz Türkiye, bizim iş ortaklarımızla birçok benzer özellik taşıyor. Özellikle bu pazarlar, sınır ötesi ticaret konusunda lider konumda. Türkiye’nin coğrafi durumunun, pazar hızının ve girişimcilik ekosisteminin büyük artılar sağladığına inanıyorum. Türkiye, ticari zekasıyla bu fırsatları hızla değerlendirebilecek bir pazardır.”

Sınır Ötesi E-Ticaret Gelirleri Artıyor

Trendyol Grubu CEO’su Erdem İnan, Türkiye’nin sınır ötesi e-ticaret alanındaki potansiyelini vurgulayarak, bu fırsatların üretim kapasitesiyle pekiştiğini belirtti. Türkiye’de 500 bin e-ticaret satıcısı bulunduğunu açıklayan İnan, bu satıcıların önemli bir kısmının KOBİ’ler olduğunu ve ürünlerin %70’inin ülkemizde üretildiğini ifade etti.

İnan, “Yakın coğrafyamızda böyle büyük bir üretim kapasitesi yok. Özellikle giyim, ev tekstili ve beyaz eşya gibi sektörlerimiz oldukça avantajlı. Aynı zamanda, kültürel etkinliklerimiz de ticaretimizi kolaylaştırıyor. Örneğin, Suudi Arabistan’daki en popüler dizilerin üçü Türk dizisi ve bu durum, marka bilinirliğimizi artırıyor. Geçtiğimiz yıl, 1,5 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdik ve bu yıl 2 milyar doları aşacağımıza inanıyoruz. 2028 hedefimiz ise 8 milyar doları geçmek” şeklinde konuştu.

Müşteri Deneyimi ve Yenilikçilik Önemli

Garanti BBVA’nın Ödeme Sistemleri Genel Müdürü Kerem Orbay, Türkiye’deki ödeme sistemleri ile ilgili veriler paylaşarak, “Hane halkı harcamalarının %60’ı kartlı sistemler üzerinden yapılmakta. Günlük kartlı işlem hacmi ise 50-60 milyar lira civarında gerçekleşiyor. Bu, gelişen bir ekonomi olduğumuzun bir göstergesidir” dedi. Orbay, müşteri memnuniyetinin sağlanması için sundukları hizmetlerin önemine vurgu yaptı.

Perakende ve Online Pazarlama Stratejileri

DeFacto Strateji, Dönüşüm ve Teknoloji Genel Müdürü Çağrı Emre Korkmaz, “Müşterinizin bulunduğu alana uyum sağlamalısınız. Fiziksel perakende alanında başarılı olmak için yüksek ayak trafiği olan bölgeleri tercih ettik. Ancak online pazarda da aynı prensip geçerli. Eğer müşteriniz online platformlarda aktifse, siz de var olmalısınız. DeFacto olarak şu anda 100 ülkede müşterilerimizle buluşuyoruz ve bu başarı, teknoloji sayesinde mümkün oldu” dedi.

Rekabetin Yoğun Olduğu Pazarlar

Karaca Uluslararası Genel Müdürü Ömer Barbaros Yiş, rekabeti ikiye ayırarak, “Gelişmemiş pazarlarda rekabet daha az zorken, gelişmiş pazarlar daha fazla oyuncu barındırıyor. Bu nedenle ürün kalitenizden ödün vermemelisiniz. Paketleme ve kargo gibi detayları titizlikle yönetmek gerekiyor. Ayrıca operasyonel maliyetleri iyi hesaplamak da büyük önem taşıyor. Rekabetin yoğun olduğu yerlerde doğru stratejilerle öne çıkmak mümkün” ifadelerini kullandı.

“`